Eğitimde Istendik Davranış Ne Demek ?

Mert

New member
Merhaba Forumdaşlar! Farklı Perspektiflerden “Eğitimde İstendik Davranış”

Selam arkadaşlar! Bugün sizlerle eğitimde çokça duyduğumuz ama bazen farklı şekillerde yorumladığımız bir kavramı, “istendik davranış”ı tartışmak istiyorum. Konuya farklı açılardan bakmayı seven biri olarak, erkeklerin ve kadınların bakış açılarını karşılaştırarak derinlemesine bir analiz yapmayı planlıyorum. Umarım hepimiz için hem aydınlatıcı hem de düşündürücü bir sohbet olur.

İstendik Davranış Nedir?

Eğitim literatüründe “istendik davranış”, öğrencilerin öğretmenlerin veya eğitim programlarının amaçladığı şekilde gösterdiği olumlu davranışlar olarak tanımlanır. Basitçe söylemek gerekirse, öğretmenin beklediği ve yönlendirdiği davranışların öğrenciler tarafından uygulanmasıdır. Ancak, burada kritik nokta şudur: İstendik davranış sadece davranışın gözlemlenebilir olmasıyla sınırlı değildir; aynı zamanda öğrencinin niyeti, motivasyonu ve sosyal bağlam da bu kavramı şekillendirir.

Erkek Bakış Açısı: Objektif ve Veri Odaklı Yaklaşım

Erkekler genellikle bu konuyu ele alırken daha ölçülebilir ve nesnel kriterlere odaklanır. Örneğin bir öğretmen için istendik davranış, öğrencinin ders materyalini zamanında teslim etmesi, sınıf kurallarına uyması veya belirli bir performans düzeyini göstermesi olabilir. Burada vurgu, gözlemlenebilir ve ölçülebilir davranışlar üzerindedir.

Araştırmalara dayalı olarak, erkekler genellikle istendik davranışın performans ölçümleriyle ilişkilendirilmesine eğilimlidir. Örneğin, bir matematik sınıfında öğrencilerin problem çözme hızları ve doğruluk oranları, istendik davranışın bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu bakış açısı, eğitimde standartlaştırılmış testler ve performans raporları ile uyumludur.

Peki sizce, sadece sayısal verilerle istendik davranışı değerlendirmek yeterli midir? Öğrencilerin motivasyonları veya içsel gelişimleri bu ölçümler dışında mı kalıyor?

Kadın Bakış Açısı: Duygusal ve Toplumsal Etkiler

Kadın bakış açısı ise daha çok duygusal ve sosyal bağlamı ön plana çıkarır. Burada istendik davranış, öğrencinin sadece beklenen davranışı göstermesi değil, aynı zamanda bu davranışın toplumsal ve duygusal etkileriyle de ilgilidir. Örneğin, bir öğrencinin grup çalışmasında işbirliği yapması veya arkadaşlarına destek olması, yalnızca akademik başarıya değil, sosyal uyuma ve duygusal zekaya da katkı sağlar.

Bu perspektif, öğrencilerin empati kurma, sorumluluk alma ve topluluk bilinci geliştirme gibi davranışlarını da kapsar. Kadın bakış açısı, davranışın sadece ölçülebilir yönüne değil, aynı zamanda öğrencinin içsel deneyimi ve toplumla olan etkileşimine önem verir.

Sizce, eğitimde istendik davranışı değerlendirirken duygusal ve toplumsal boyutları ne kadar dikkate almalıyız? Yoksa performans odaklı bir yaklaşım yeterli midir?

Karşılaştırmalı Analiz: Nesnel vs. Duygusal Yaklaşım

Erkeklerin nesnel, veri odaklı yaklaşımı ile kadınların duygusal ve toplumsal etkiler odaklı yaklaşımı arasında bazı kesişim noktaları vardır, fakat belirgin farklılıklar da göze çarpar:

- Ölçülebilirlik vs. Anlamlılık: Erkek bakış açısı ölçülebilir davranışlara odaklanırken, kadın bakış açısı davranışın anlamı ve etkisine önem verir.

- Performans vs. Sosyal Uyum: Erkekler performans kriterlerini öne çıkarırken, kadınlar öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimini değerlendirir.

- Kısa Vadeli vs. Uzun Vadeli: Nesnel yaklaşım kısa vadeli başarıyı ölçme eğilimindeyken, duygusal yaklaşım öğrencinin uzun vadeli kişilik ve toplumsal becerilerini ön plana çıkarır.

Bu karşılaştırma bize, eğitimde istendik davranışın tek boyutlu olarak ele alınamayacağını gösteriyor. Objektif ölçümler ve duygusal-toplumsal bağlam birlikte değerlendirildiğinde daha bütüncül bir eğitim anlayışı ortaya çıkıyor.

Forumda Tartışmaya Açık Sorular

1. Sizce eğitimde istendik davranışın ölçülmesinde hangisi daha öncelikli olmalı: performans mı yoksa toplumsal-duygusal etkiler mi?

2. Farklı cinsiyet bakış açıları, sınıf yönetimi ve öğrenci motivasyonunu nasıl etkiliyor olabilir?

3. Günümüzde teknoloji ve veri odaklı eğitim araçları, duygusal ve toplumsal boyutları göz ardı etme riskini artırıyor mu?

4. İstendik davranışın sadece öğretmen gözlemiyle değil, öğrenci ve aile geri bildirimleriyle de değerlendirilmesi mümkün müdür?

Arkadaşlar, sizlerin deneyimlerinizi ve gözlemlerinizi duymak isterim. Özellikle sınıf içi gözlemleriniz ve farklı öğrencilerle yaşadığınız etkileşimler, bu tartışmayı çok daha zengin kılacaktır.

Hadi, bu konuyu birlikte derinlemesine irdeleyelim! Siz hangi bakış açısını daha ağırlıklı görüyorsunuz, yoksa ikisini birden mi uygulamak daha doğru?
 
Üst