Psikoloğa gitme sonucu kişinin ortasında bulunduğu durum niçiniyle sıkıntı bir karardır. Kişi nitekim psikoloğa gitmesini gerektirecek durumu nasıl anlayacaktır? Bu yazımızda kişinin yaşadığı sorun tiplerine bakılmaksızın, temel olarak hangi şartlar oluştuğunda psikoloğa gitmesi gerektiği anlatılmaktadır.
Hepimizin hayatında vakit zaman sıkıntılar oluşabilmektedir. Sorun, badire yaşamak aslında doğal bir olgudur. Baş etme becerilerimizin yükselmesine ve gelişmemize katkıda bulunurlar. Fakat burada dikkat etmemiz gereken, yaşadığımız sorunun bizde ne kadar gerilim yarattığı ve üstesinden ne kadar gelebildiğimizdir. Birtakım meseleler akut olarak isimlendirdiğimiz, üstesinden gelebildiğimiz süreksiz meselelerdir. Kimileri ise kronik olarak isimlendirdiğimiz, uzun vakittir süregelen, bizde rahatsızlık uyandıran ve çözmekte zorlandığımız meselelerdir.
Psikoloğa gitme sonucu oluşmadan evvel; kişi gerek etrafından, gerek kendi içsel durumundan bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkındadır. Yolunda gitmeyen durumla ilgili tahlil yolları tıkanmıştır. Kendi ya da etrafıyla ilgili bir şeylerin değişmesi gerektiği hissindedir fakat bunu nasıl yapacağını bilememektedir. Sizler de bu cins niyetler içerisindeyseniz, değişim için gerekli şartların içsel olarak hazır olduğunu söyleyebiliriz. İçinde bulunduğunuz bu ruh hali ruhsal dayanak almak için en elverişli vakittir.
Ruhsal dayanak alma sonucu için temel olan şey; bir durumun bizde rahatsızlık vermesi, uyguladığımız tahlil yollarının işe yaramaması, bu durumun değişmesi gerektiği niyetinin oluşması ve tüm bunları yapmak için sıkıntı gelse dahi istekli olduğumuzu hissetmektir.
Kimi durumlarda kişi tahlil bulamamaktan dolayı tıkanmış ve yapılacak hiç bir şeyin olmadığı fikrine kapılabilir. Şayet değişim için hiç gayret sarfedemeyeceğini düşünüyorsa farklı olarak psikiyatrist dayanağına başvurabilir. Bu durumda psikiyatrist takviyesi ile bir arada kendisini biraz toparladıktan daha sonra problemlerini çözebilme mahareti kazanabilmek için yeniden psikoloğa başvurmalıdır.
Psikoterapi süreci; psikolog ve danışanın, ahenk ve işbirliği içerisinde, şahsi muhtaçlığa nazaran seans sayılarının ayarlanmasıyla adım adım yol alındığı ve sonuca ulaşıldığı bir müddetçtir. Psikoterapide gaye; yaşadığımız kuvvetliklere karşı başedebilme hünerini kalıcı olarak kazanabilmektir. Psikoterapi sürecini tamamladıktan daha sonra, kişi ömründe diğer öteki meseleler yaşadığında çarçabuk o problemlere tahlil bulabilecek beceriyi kazanmış olmalıdır.
Şu anda sizde bu mevzuyu araştırıyorsanız muhtemelen omurunuzdaki aksiliklere karşı tahlil yolları arıyorsunuz ve değişim istiyorsunuzdur. ömrümüzde yolunda gitmeyen durumları değiştirmeyi istemek çok sağlıklı ve bizi geliştiren bir şeydir. hiç bir sorun çözülemez değildir ve hiç bir vakit, hiç bir şey için geç değildir.
Hepimizin hayatında vakit zaman sıkıntılar oluşabilmektedir. Sorun, badire yaşamak aslında doğal bir olgudur. Baş etme becerilerimizin yükselmesine ve gelişmemize katkıda bulunurlar. Fakat burada dikkat etmemiz gereken, yaşadığımız sorunun bizde ne kadar gerilim yarattığı ve üstesinden ne kadar gelebildiğimizdir. Birtakım meseleler akut olarak isimlendirdiğimiz, üstesinden gelebildiğimiz süreksiz meselelerdir. Kimileri ise kronik olarak isimlendirdiğimiz, uzun vakittir süregelen, bizde rahatsızlık uyandıran ve çözmekte zorlandığımız meselelerdir.
Psikoloğa gitme sonucu oluşmadan evvel; kişi gerek etrafından, gerek kendi içsel durumundan bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkındadır. Yolunda gitmeyen durumla ilgili tahlil yolları tıkanmıştır. Kendi ya da etrafıyla ilgili bir şeylerin değişmesi gerektiği hissindedir fakat bunu nasıl yapacağını bilememektedir. Sizler de bu cins niyetler içerisindeyseniz, değişim için gerekli şartların içsel olarak hazır olduğunu söyleyebiliriz. İçinde bulunduğunuz bu ruh hali ruhsal dayanak almak için en elverişli vakittir.
Ruhsal dayanak alma sonucu için temel olan şey; bir durumun bizde rahatsızlık vermesi, uyguladığımız tahlil yollarının işe yaramaması, bu durumun değişmesi gerektiği niyetinin oluşması ve tüm bunları yapmak için sıkıntı gelse dahi istekli olduğumuzu hissetmektir.
Kimi durumlarda kişi tahlil bulamamaktan dolayı tıkanmış ve yapılacak hiç bir şeyin olmadığı fikrine kapılabilir. Şayet değişim için hiç gayret sarfedemeyeceğini düşünüyorsa farklı olarak psikiyatrist dayanağına başvurabilir. Bu durumda psikiyatrist takviyesi ile bir arada kendisini biraz toparladıktan daha sonra problemlerini çözebilme mahareti kazanabilmek için yeniden psikoloğa başvurmalıdır.
Psikoterapi süreci; psikolog ve danışanın, ahenk ve işbirliği içerisinde, şahsi muhtaçlığa nazaran seans sayılarının ayarlanmasıyla adım adım yol alındığı ve sonuca ulaşıldığı bir müddetçtir. Psikoterapide gaye; yaşadığımız kuvvetliklere karşı başedebilme hünerini kalıcı olarak kazanabilmektir. Psikoterapi sürecini tamamladıktan daha sonra, kişi ömründe diğer öteki meseleler yaşadığında çarçabuk o problemlere tahlil bulabilecek beceriyi kazanmış olmalıdır.
Şu anda sizde bu mevzuyu araştırıyorsanız muhtemelen omurunuzdaki aksiliklere karşı tahlil yolları arıyorsunuz ve değişim istiyorsunuzdur. ömrümüzde yolunda gitmeyen durumları değiştirmeyi istemek çok sağlıklı ve bizi geliştiren bir şeydir. hiç bir sorun çözülemez değildir ve hiç bir vakit, hiç bir şey için geç değildir.