BURSA (İGFA) – Özellikle cildinde pul pul dökülmeler yaşayan, egzama şikayeti olan hastalarına gençlik aşısı uygulamasını incelemeleri gerektiğini belirten Nev FSM Dermatoloji Kısmı’ndan Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, usulün küçük iğneler ile yapıldığını ve asıl emelin kişinin derisinde gördüğü yaşlanma sürecini yavaşlatma, kaybedilen nemi geri kazandırma olduğunu söylemiş oldu.
GENÇLİK AŞISI NEDİR, NASIL UYGULANIR?
Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “İçinde hayli çeşitli vitaminler, mineraller içeren bir solüsyonu deriye enjekte ediyoruz. Derinin yaklaşık, dermis dediğimiz katmanına 2 ile 4 mm derinliğine küçük iğneler formülüyle uyguladığımız bir formül. Bunlar aslında derinin direkt yapı taşları. vakit içinde derinin kaybettiği yapı taşlarını yerine koymayı amaçlıyoruz. Bunun kararında gayemiz, kişinin derisinde gördüğü yaşlanma sürecini yavaşlatmak. Birtakım bulguları bu türlü geri alabiliyoruz. Hastamızın kimi bölgelerinde kırışıklıkların gidişatını yavaşlatmış olmanın yanı sıra gözenek küçülmesi de sağlamış oluyoruz. birinci öncelikli hedefimiz aslında, hastamızın vakit içinde derisinin kaybettiği nemini de sağlamak. Bu niçinle, bilhassa kuru ciltlerde ya da yazın bu biçimde bir şikâyet olmasa da kışın kuruluk yaşayan ciltlerde evvela tercih ettiğimiz süreç. Seanslar halinde uygulamayı tercih ediyoruz. Başta birinci 3 seansı 2 haftada 1 halinde yaparken, kişinin cildinin gereksinimi var ise gerekirse 4-5. seansa ayda 1 biçiminde devam ederek, bu türlü bir kürü tamamlıyoruz. Hastamız, birinci seanstan itibaren bilhassa nem gereksiniminin direkt kararınu almaya başlasa da değişiklikler 2. seanstan itibaren başlayabiliyor. Bu kürü her yıl hastanın muhtaçlığına nazaran yeniden edebiliyoruz. Süreç öncesinde hastamızın daha az ağrı hissetmesi için evvel bir krem anestezi uyguladıktan daha sonra, hastamızın hedeflediğim noktalarına süreç uyguluyoruz. Sürecin hoşluğu hem yüz bölgesine birebir zamandakolte hem boyun birebir vakitte gerekirse ele bile uygulayabildiğimiz bir süreç olması. Yanak bölgesini, dudak etrafını hedefleyebiliyoruz ancak göz ve göz etrafı, göz kapakları hem nem ve kuruluk açısından birebir vakitte renk değişiklikleri açısından kişinin yüzünde birinci bulguları gördüğü yerlerden biri. Bu eseri göz etrafında da tercih edebilmemiz büyük avantajımız. Burada özel iğneler kullanıyoruz. Göz etrafı biraz ağrı, hassasiyet açısından hastalarımızın çekindiği bir bölge. Yüze esasen ince iğnelerle uyguluyoruz lakin göz etrafını bilhassa ‘Paris ışıltısını’ hayli daha küçük ve özel iğne uçlarıyla uyguladığımızda, göz etrafında morluk ihtimalini de minimalize etmiş oluyoruz. Süreç daha sonrasında hastamızın yüzünde kabarıklıklar oluşuyor. Bunlar saatler ortasında kayboluyor. Hasta süreçten daha sonra güneş koruyucusunu kullanarak günlük ömrüne devam ediyor” dedi.
GENÇLİK AŞISI SÜRECİNİ KİMLER YAPTIRMALI?
Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “Bu süreci her yaş kümesinde hastalar tercih edebilir. Genç, orta, ileri yaş kümesinde da kullanabiliriz. Her cildin muhtaçlığı farklı. Genç yaş kümesinde tek başına bizi sonuca ulaştırırken, ileri yaşlarda öteki süreçlerle kombinasyona fazlaca uygun bir süreç. Biz gençlik aşısı yaptığımız bu kümemizde ek olarak dolgu, farklı çeşit mezoterapiler, lazer süreçlerini kullanabiliyoruz. Gayemiz deriye nemini sağlamak, kırışıklığını azaltmak, gözenek görünürlüğünü azaltmak ve hastayı yaşın getirdiği donuk, mat imajından çıkarmak; daha parlak, daha canlı imgeye ulaştırmak. Seanslar halinde uygulandığında tesirin daha da arttığını görüyoruz. Hem bayanlar birebir vakitte erkekler tercih edebiliyor. Yalnızca erkek hastalarımızda birtakım bulgularımız daha derin biçimde karşımıza çıktığı için tahminen seans sayımızı daha fazla tutmamız gerebiliyor” diyerek kelamlarına son verdi.
GENÇLİK AŞISI NEDİR, NASIL UYGULANIR?
Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “İçinde hayli çeşitli vitaminler, mineraller içeren bir solüsyonu deriye enjekte ediyoruz. Derinin yaklaşık, dermis dediğimiz katmanına 2 ile 4 mm derinliğine küçük iğneler formülüyle uyguladığımız bir formül. Bunlar aslında derinin direkt yapı taşları. vakit içinde derinin kaybettiği yapı taşlarını yerine koymayı amaçlıyoruz. Bunun kararında gayemiz, kişinin derisinde gördüğü yaşlanma sürecini yavaşlatmak. Birtakım bulguları bu türlü geri alabiliyoruz. Hastamızın kimi bölgelerinde kırışıklıkların gidişatını yavaşlatmış olmanın yanı sıra gözenek küçülmesi de sağlamış oluyoruz. birinci öncelikli hedefimiz aslında, hastamızın vakit içinde derisinin kaybettiği nemini de sağlamak. Bu niçinle, bilhassa kuru ciltlerde ya da yazın bu biçimde bir şikâyet olmasa da kışın kuruluk yaşayan ciltlerde evvela tercih ettiğimiz süreç. Seanslar halinde uygulamayı tercih ediyoruz. Başta birinci 3 seansı 2 haftada 1 halinde yaparken, kişinin cildinin gereksinimi var ise gerekirse 4-5. seansa ayda 1 biçiminde devam ederek, bu türlü bir kürü tamamlıyoruz. Hastamız, birinci seanstan itibaren bilhassa nem gereksiniminin direkt kararınu almaya başlasa da değişiklikler 2. seanstan itibaren başlayabiliyor. Bu kürü her yıl hastanın muhtaçlığına nazaran yeniden edebiliyoruz. Süreç öncesinde hastamızın daha az ağrı hissetmesi için evvel bir krem anestezi uyguladıktan daha sonra, hastamızın hedeflediğim noktalarına süreç uyguluyoruz. Sürecin hoşluğu hem yüz bölgesine birebir zamandakolte hem boyun birebir vakitte gerekirse ele bile uygulayabildiğimiz bir süreç olması. Yanak bölgesini, dudak etrafını hedefleyebiliyoruz ancak göz ve göz etrafı, göz kapakları hem nem ve kuruluk açısından birebir vakitte renk değişiklikleri açısından kişinin yüzünde birinci bulguları gördüğü yerlerden biri. Bu eseri göz etrafında da tercih edebilmemiz büyük avantajımız. Burada özel iğneler kullanıyoruz. Göz etrafı biraz ağrı, hassasiyet açısından hastalarımızın çekindiği bir bölge. Yüze esasen ince iğnelerle uyguluyoruz lakin göz etrafını bilhassa ‘Paris ışıltısını’ hayli daha küçük ve özel iğne uçlarıyla uyguladığımızda, göz etrafında morluk ihtimalini de minimalize etmiş oluyoruz. Süreç daha sonrasında hastamızın yüzünde kabarıklıklar oluşuyor. Bunlar saatler ortasında kayboluyor. Hasta süreçten daha sonra güneş koruyucusunu kullanarak günlük ömrüne devam ediyor” dedi.
GENÇLİK AŞISI SÜRECİNİ KİMLER YAPTIRMALI?
Uzm. Dr. Aycan Özden Sezgin, “Bu süreci her yaş kümesinde hastalar tercih edebilir. Genç, orta, ileri yaş kümesinde da kullanabiliriz. Her cildin muhtaçlığı farklı. Genç yaş kümesinde tek başına bizi sonuca ulaştırırken, ileri yaşlarda öteki süreçlerle kombinasyona fazlaca uygun bir süreç. Biz gençlik aşısı yaptığımız bu kümemizde ek olarak dolgu, farklı çeşit mezoterapiler, lazer süreçlerini kullanabiliyoruz. Gayemiz deriye nemini sağlamak, kırışıklığını azaltmak, gözenek görünürlüğünü azaltmak ve hastayı yaşın getirdiği donuk, mat imajından çıkarmak; daha parlak, daha canlı imgeye ulaştırmak. Seanslar halinde uygulandığında tesirin daha da arttığını görüyoruz. Hem bayanlar birebir vakitte erkekler tercih edebiliyor. Yalnızca erkek hastalarımızda birtakım bulgularımız daha derin biçimde karşımıza çıktığı için tahminen seans sayımızı daha fazla tutmamız gerebiliyor” diyerek kelamlarına son verdi.