Tanrısal anlatım nedir örnek ?

Mert

New member
Tanrısal Anlatım Nedir? Tanrının Bakış Açısıyla Yazar Olmak…

Herkese merhaba, forumun en neşeli üyelerinden biri olarak sizlere bugün çok ilginç bir konuyu, ama bir o kadar da eğlenceli bir şekilde anlatmak istiyorum: Tanrısal anlatım! Evet, doğru duydunuz, tam olarak Tanrı'nın bakış açısıyla yazı yazmak! Ama biraz “Tanrı”dan bahsederken, gelin önce ne olduğuna bakalım, çünkü bu anlatım tarzı belki de sizin bile hayatınızda bir dönüm noktası olabilir (tabii, Tanrı bakış açısına sahip bir yazar olursanız).

Düşünsenize, Tanrı gibi her şeye vakıf, her şeyin iç yüzünü görebilen bir yazar olmak… Hani o kitabı okurken "Haa, bunu da biliyor muydu?" diye şaşırdığınız, ama bir yandan da "Ya bu kişi nereden bildi?" diye düşündüğünüz o türden kitaplar var ya… İşte, o tarzda bir anlatım diyebiliriz. Peki, "Bu nasıl bir anlatım biçimi?" diye soracak olursanız, hemen anlatayım!

Tanrısal Anlatım: Her Şeyi Bilmek Mi?

Tanrısal anlatım, aslında çok basit bir kavram: Bir hikâyeyi anlatırken yazarın her şeyin içinde olduğu, her karakterin duygusunu, düşüncesini, geçmişini ve geleceğini bilmesi durumudur. Kısacası, Tanrı olmasanız da Tanrı gibi yazıyorsunuz! Hikâyenizdeki karakterlerin her adımını, ne yapacaklarını, ne hissedeceklerini, hatta hangi kahveyi içeceklerini bile biliyorsunuz. Ya da en azından Tanrı gibi düşünebiliyorsunuz. Yani bir yazar, sadece karakterin “Ben çok üzgünüm!” dediğini değil, "Açıkça üzgün olan bu karakter, bir zamanlar bir elma gördüğünde nasıl sevinmişti?" diyecek kadar derin bir anlayışa sahip oluyor. Bu anlatım tarzı, okurları iç dünyalarında kaybolmaya zorlar.

Mesela, bir karakterin “Bilmiyorum, ne yapmalıyım?” dediğini okurken, Tanrısal anlatımda biz de yazar olarak bu karakterin neden böyle düşündüğünü gayet iyi biliyoruz: O karakter, akşam yemeğinde aşırı tuzlu bir yemek yemiş ve bu yüzden kafası karışmış! Yani biz, sadece “Bilmiyorum”u görmekle yetinmeyiz, aynı zamanda karakterin kararsızlık sebebini de derinlemesine biliriz.

Erkeklerin Çözüm Odaklı Yaklaşımı ve Tanrısal Anlatım: "Mantıklı" Yaklaşım?

Erkeklerin çoğu, çözüm odaklı ve stratejik düşünme konusunda harikadırlar. Yani diyelim ki, Tanrı olsaydılar, hemen “Tamam, her karakteri 3 hamlede çözüm bulacak şekilde yazayım!” diye düşünebilirlerdi. Bu yazım tarzı, hızlıca sorunu görüp çözüm üretmek isteyen bir mantık arayışı gibi. Hadi bir örnek üzerinden gidelim:

Ali, hikâyede başkarakterimiz. Bir problemi var. Fakat Tanrı bakış açısına sahip olan yazıcıyı düşündüğümüzde, Tanrı, "Ali’nin bu sorunu çözme şansı yüzde 98, çünkü şu anda aklı başında ve doğru takımı seçti" diyebilir. Tabii, her şeyin bir çözümü olduğu için, Tanrı’nın anlatımı bu noktada biraz daha kesin olurdu. Ama… bir dakika! O da ne? Ali'nin en yakın arkadaşı Murat, Ali'yi kendi sorununun içine çekiyor ve işler karışıyor! Tanrı buna gülüp geçer, çünkü onun her şeyi biliyor olması gerekir… Fakat yazmaya devam ederse, karakterleri sağa sola sürüklendikçe, hikâye bir noktada çığırından çıkabilir. Ve işte tam burada Tanrısal anlatımın zorlukları başlar!

Kadınların Empatik ve İlişki Odaklı Bakış Açısı: Tanrı Gibi Anlatan Bir Kadın Yazar...

Kadınlar ise olayları genellikle daha empatik ve ilişkisel bir açıdan ele alırlar. Bir kadının Tanrısal anlatımı yazarken, karakterlerinin içsel dünyası, ilişkileri, hisleri ve aralarındaki bağlar ön plana çıkar. Mesela, Tanrı bakış açısına sahip bir kadın yazar, karakterleri sadece “Ne olacak?” diye sorgulamakla kalmaz, aynı zamanda “Bunun içinde hangi duygular var?” diye de merak eder. Mesela, aynı Ali’yi ele alalım ama bu kez kadının bakış açısıyla…

Ali'nin bir sorunu daha var, ama bu sorun başkalarına açıklanamaz bir durum. Karakterinin kalp kırıklığı, kendini değersiz hissetmesi, onun geçmişte yaşadığı travmalar gibi derin duygusal yaralar, kadın Tanrı bakış açısına sahip bir yazar için çok önemli olacaktır. Çünkü yazan kişi, sadece “Ali mutlu olmalı” demekle yetinmez. O, Ali'nin geçmişindeki kötü ilişkileri, arkadaşlık bağlarını ve kırık kalbini iyileştirecek şekilde hikâyeyi yazmalıdır.

Kadınların empatik bakış açısı, karakterlerin hislerini derinlemesine anlamalarını sağlar. Yani Tanrı gibi her şeyi bildiklerini söyleyebiliriz, ama bu bilgiyi okurla paylaştıklarında, sadece bir sorunun çözümü değil, aynı zamanda bir “kıvılcım” da yaratırlar. Kadın yazarlar, hikâyelerindeki karakterleri gerçekten “yaşatırlar” ve her birinin içsel değişimlerini okurlara hissettirirler. İşte bu, Tanrısal anlatımda empatik bir bakış açısının ne kadar önemli olduğunu gösterir.

Tanrısal Anlatımın Günümüzdeki Yeri: Mizahi Bir Bakış…

Tabii, Tanrısal anlatımı ele alırken, bir de mizahi bir açıdan yaklaşmamız gerek. Gerçekten, Tanrı olsanız ve her şeyi bilseniz, bazen günümüzün internet dünyasında karakterlerin halini görseydiniz ne yapardınız? “Aa, Serkan bir selfie çekiyor! Hadi bakalım, bir story daha at” diyerek, bir karakterin tüm sosyal medya hareketlerini nasıl “düşünceli” şekilde izlerdiniz? Yoksa “Ayşe bu sefer de bütün tatları aynı yemeğe koymuş, Tanrı olarak buna göz yummalı mıyım?” diye kendinize mi sorardınız? 🙂

Hikâyede her şeyin kontrolünde olmak eğlenceli olabilir, ama bir o kadar da kafa karıştırıcı… Çünkü her şeyin nasıl ilerleyeceğini bilmek, bir noktada biraz fazla da olabilir. Düşünsenize, Tanrı bakış açısına sahip bir yazarsanız, “Yok, bu karakter burada böyle davranamaz, çünkü zaten onu her şekilde kontrol ediyorum” derken bir yandan da “Ya bu karakterin sürpriz yapmasına nasıl izin verebilirim?” diye düşünmek zorunda kalırsınız!

Siz Ne Düşünüyorsunuz? Tanrı Gibi Anlatan Yazarlar Var Mı?

Şimdi, sizce Tanrısal anlatım tam anlamıyla mümkün mü? Tanrı gibi her şeyi bilmek, karakterlerin duygularını her an izleyebilmek gerçek hayatta nasıl bir etki yaratırdı? Bu tarz bir yazı yazmak, okur için gerçek anlamda bir sürpriz mi olur yoksa sıkıcı mı? Tanrı bakış açısını kullanmanın en yaratıcı yolunu sizce nasıl bulabiliriz? Yorumlarınızı bekliyorum, çünkü bu konu gerçekten birbirinden farklı görüşler ve önerilerle çok daha eğlenceli hale gelebilir!
 
Üst