Çoğumuz ömrümüzde tahminen bir kere tahtaya kalkmış, birilerinin önünde sunum yapmak zorunda kalmış yahut görüşmede işimiz gereği birilerine bir şeyler anlatmak durumunda kalmışızdır. Pekala ya neden karşımızda bizi dinleyen bir kalabalık gördüğümüzde, kızarıp, terleyip, kalbimiz yerinden çıkacakmış üzere hisseder ve bildiğimiz her şeyi birbirine karıştırırız. Nedir bizi birilerinin önünde bir şeyler anlatmaktan alıkoyan ve bu duruma karşı korku hissettiren şey?
Nedir Bu Sunum Fobisi? neden Bizi Bu Kadar Fazla Etkiliyor?
Sunum yapmak, hayatımızın birden fazla alanında karşımıza çıkabilecek bir durum. Akılda kalıcı sunumlar yapmak, güçlü ikili ilgilere sahip olma üzere özellikler, bireyin iş omurundaki başarısı için kıymetli etkenlerdir. Bu üzere misal durumları okul hayatımızda da deneyim ettik ve kimilerimiz hala yaşamaya devam ediyor. Sunum fobisini daha güzel anlayabilmek için evvela toplumsal fobinin ne olduğunu bilmekte yarar var.
Toplumsal fobi, bireyin öteki şahıslar tarafınca değerlendirmeye ve yoruma açık olan, bir ya da birden epey toplumsal durum karşısında endişe ya da dert duyması durumudur. birebir vakitte, sunum fobisi de bireyin toplu bir ortamda, bir şeyler anlatacağı, fikir belirteceği, kelam alıp yorumda bulanacağı üzere hususlar içeren durumlara karşı duyduğu kaygı ve telaş durumudur. Hepimiz, kalabalık ortamlarda yapılacak olan konuşma ve sunumlara karşı heyecanlı ve gerilimli hissederiz, bu epeyce doğal bir durumdur. Ama sunum fobisi olan bireyler, bu durumlara karşı ekstra hassastır. Her ne kadar isteseler de sunum yapacakları bir iş yahut alanda çalışmaktan ve sunum içeren dersleri almaktan kaçınabilirler.
Şahısların geçmişte yaşadıkları olumsuz deneyimler ve bu deneyimlerden kaynaklı olarak ortaya çıkan negatif inanışlar, sunum tasasını oluşturan en önemli etmenlerdir. Bireyler, yapacakları sunum esnasında yahut daha sonrasında, dinleyicilerin kendileri hakkında olumsuz yorumlar yapacağına, rezil olacaklarına, başaramayacaklarına, terleyip, kızarıp utanç durama düşeceklerine, alay konusu olacaklarına dair gerçeği yansıtmayan olumsuz inanışlara sahiptirler. Bu inanışlar, şahısların sunum, konuşma üzere kalabalık kümelere hitap etmelerini engellemekte ve/veya bu durumu gerçekleştirseler bile performans kaybı ile müsabakalarına taban hazırlamaktadır.
Sunum fobisinin üstesinden nasıl gelebiliriz?
Yapılan araştırmalar, Bilişsel Davranışçı Terapinin (BDT) dert bozuklukları için, başka terapi hallerine kıyasla, en yararlı terapi metodu olduğunu göstermektedir. Bilişsel davranışçı terapi bu manada kişinin, sunum öncesinde, esnasında ve daha sonrasında hem yanlış ve olumsuz fikirlerine tıpkı vakitte davranışlarına odaklanmaktadır.
Şayet sizde, bu paragrafları okurken, kendinizden bir kesim gördüyseniz, bir ruh sıhhati profesyonelinden yardım almayı düşünebilirsiniz. Aslında düşündüğümüz üzere hiç bir vakit tek değiliz …
Nedir Bu Sunum Fobisi? neden Bizi Bu Kadar Fazla Etkiliyor?
Sunum yapmak, hayatımızın birden fazla alanında karşımıza çıkabilecek bir durum. Akılda kalıcı sunumlar yapmak, güçlü ikili ilgilere sahip olma üzere özellikler, bireyin iş omurundaki başarısı için kıymetli etkenlerdir. Bu üzere misal durumları okul hayatımızda da deneyim ettik ve kimilerimiz hala yaşamaya devam ediyor. Sunum fobisini daha güzel anlayabilmek için evvela toplumsal fobinin ne olduğunu bilmekte yarar var.
Toplumsal fobi, bireyin öteki şahıslar tarafınca değerlendirmeye ve yoruma açık olan, bir ya da birden epey toplumsal durum karşısında endişe ya da dert duyması durumudur. birebir vakitte, sunum fobisi de bireyin toplu bir ortamda, bir şeyler anlatacağı, fikir belirteceği, kelam alıp yorumda bulanacağı üzere hususlar içeren durumlara karşı duyduğu kaygı ve telaş durumudur. Hepimiz, kalabalık ortamlarda yapılacak olan konuşma ve sunumlara karşı heyecanlı ve gerilimli hissederiz, bu epeyce doğal bir durumdur. Ama sunum fobisi olan bireyler, bu durumlara karşı ekstra hassastır. Her ne kadar isteseler de sunum yapacakları bir iş yahut alanda çalışmaktan ve sunum içeren dersleri almaktan kaçınabilirler.
Şahısların geçmişte yaşadıkları olumsuz deneyimler ve bu deneyimlerden kaynaklı olarak ortaya çıkan negatif inanışlar, sunum tasasını oluşturan en önemli etmenlerdir. Bireyler, yapacakları sunum esnasında yahut daha sonrasında, dinleyicilerin kendileri hakkında olumsuz yorumlar yapacağına, rezil olacaklarına, başaramayacaklarına, terleyip, kızarıp utanç durama düşeceklerine, alay konusu olacaklarına dair gerçeği yansıtmayan olumsuz inanışlara sahiptirler. Bu inanışlar, şahısların sunum, konuşma üzere kalabalık kümelere hitap etmelerini engellemekte ve/veya bu durumu gerçekleştirseler bile performans kaybı ile müsabakalarına taban hazırlamaktadır.
Sunum fobisinin üstesinden nasıl gelebiliriz?
Yapılan araştırmalar, Bilişsel Davranışçı Terapinin (BDT) dert bozuklukları için, başka terapi hallerine kıyasla, en yararlı terapi metodu olduğunu göstermektedir. Bilişsel davranışçı terapi bu manada kişinin, sunum öncesinde, esnasında ve daha sonrasında hem yanlış ve olumsuz fikirlerine tıpkı vakitte davranışlarına odaklanmaktadır.
Şayet sizde, bu paragrafları okurken, kendinizden bir kesim gördüyseniz, bir ruh sıhhati profesyonelinden yardım almayı düşünebilirsiniz. Aslında düşündüğümüz üzere hiç bir vakit tek değiliz …